Ders Kitapları

Pediatrik Odyoloji Pdf indir

Pediatrik Odyoloji pdf indir, Üniversite Ders Kitapları türünde kaleme alınan Pediatrik Odyoloji kitap ile ilgili özet bilgiler. Pediatrik Odyoloji kitabı yazar Kolektif tarafından kaleme alınmıştır. Pediatrik Odyoloji kitabı 500 sayfadan oluşmakta olup Kuşe ile basılmıştır. 16 x 24 ebatında olan Pediatrik Odyoloji kitabın 1. Basım Güneş Tıp Kitabevleri tarafından yayınlanmıştır. Yazımızda Pediatrik Odyoloji pdf oku, Pediatrik Odyoloji PDF yandex, Pediatrik Odyoloji PDF Drive gibi indirme linklerinden indirebilirsiniz.

Pediatrik Odyoloji PDF Oku

‘Geleceğimizin teminatı olan çocukların sağlığının temelini onları dünyaya getiren annelerin sağlığı oluşturur. Annenin gebelik zamanında yaşadığı her türlü olumlu yahut olumsuz deneyim çocuğun sağlığı üzerinde etkilidir. Çocuklar dünyaya geldikları andan bu yana bir gelişim ve değişim süreci içindedir. Bu süreç hemen hemen 6 yaşa kadar mühim olsa da, özellikle 0-3 yaş arası tüm gelişim alanları yönünden bi hayli kritiktir. Bu kritik yaş aralığında beyin gelişimi çok bi hayli hızlıdır. Çevreden alınan her türlü nitelikli işitsel, görsel, dokunsal, duygusal ve sosyal ikaz nöromaturasyon hızını artırırken, uyaran eksikliği gelişim hızını yavaşlatır. Erken çocukluk zamanında tüm gelişim alanlarının birbirini etkilediği düşünüldüğünde, bir alandaki gelişimsel gecikme yahut bozukluk diğerlerini de aynı biçimde etkiler. Çocuğun yaşamı boyunca öğrenmeye en açık olduğu bu kritik zamanda aile son derece mühimdir. Öğrenme ailede başlar ve anne-baba çocuğun ilk öğretmenidir. Bunun yanında, anne ve babadan aktarılan genetik özellikler de onun ömür boyu sürecek sağlık fonksiyonları üzerinde belirleyicidir. Her ne kadar bir çocuğun sağlığı için mühim düzeyde etkili olan genetik etkenlerin değiştirilmesi olabilecek değilse de, çevresel etkenler; nitelikli erken uyaran, olumlu deneyimler, anne-baba farkındalığı, eğitim ve danışmanlık hizmetleri ile değiştirilebilir, geliştirilebilir. Bu olumlu değişim sağlıklı çocukları, sağlıklı çocuklar sağlıklı yetişkinleri, sağlıklı yetişkinler ise sağlıklı toplumları meydana getirir.

Ulusal ve ülkeler arası boyutta, özellikle gelişmekte olan ülkelerde çocuk sağlığını etkileyen en mühim problemlerden bir diğeride işitme kayıplarıdır. İşitme duyusu, çocuk dünyaya gözlerini açtıği andan bu yana ihtiyaç duyulan ve bununla birlikte başta dil ve konuşma olmak üzere, bilişsel, sosyal, akademik ve iletişim becerilerinin gelişimini etkileyen fazla mühim bir duyudur. Dış dünyaya açılan bu pencere, işitme kaybı sebebiyle özellikle konjenital olarak kapalı olduğunda işitsel ve sözel uyaranlarla iletişim kesintiye uğrar, beyinde işitme, dil ve konuşma ile alakalı merkezler gelişemez. Bu durum çocuğu işitme kaybına ve onun sekonder olumsuz etkilerine maruz bırakır. Çocuklarda işitme kayıpları genetik ve çevresel etkenlere bağlı olarak meydana gelmektedir. Burada en mühim konulardan biri, işitme kaybına neden olan çevresel etkenlerin birçoğunun önlenebilir olmasıdır. Dünya Sağlık Örgütü, işitme kayıplarının hemen hemen %60’ının önlenebilir nedenler ile yaşandığini bildirmektedir. Önlenebilir nedenlere bağlı işitme kaybı oranı orta ve düşük-orta gelirli ülkelerde (%75), yüksek gelirli ülkelere (%49) göre çok daha yüksektir. Aradaki farkın nedeni, orta ve düşük-orta gelirli ülkelerde genelde daha fazla enfeksiyon hastalığının varlığı ve yüksek gelirli ülkelerde daha nitelikli anne-çocuk sağlığı bakımı ile açıklanmaktadır. Erken koruyuculuk, risk etkenleri ortaya çıkmadan yahut risk etkenleri mevcut iken hastalığın oluşmasını önlemek yahut derecesini azaltmayı amaçlar. Bu nedenle, ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkelerde koruyucu sağlık hizmetleri işitme kaybının önlenmesi yönünden erken tanı hizmetlerinden öncedenlikli bir konu olmalı ve buna yönelik hizmetler ülke çapında artırılmalıdır.

 

 

İşitme kaybı ile dünyaya gözlerini açan bebekler için, şimdilerde Erken Tanı ve Erken Müdahale Programları ile işitme kaybının olumsuz etkileri önlenmeye yahut azaltılmaya çalışılmaktadır. Burada önemle üstünde durulması gereken en mühim nokta 1-3-6 kuralıdır. Bu programların etkinliği ve başarısı için, işitme kaybıyla doğan bebeklerin 1 aylık oluncaya kadar işitme taramasının yapılması, 3 aylık oluncaya kadar ileri odyolojik değerlendirme testleri ile işitme kaybı tanısının kesinleşmesi ve 6 aylık oluncaya kadar uygun müdahale hizmetlerinden (cihazlandırma ve işitsel-sözel eğitim) yararlanması gerekmektedir. Ülkemizde 2004 senesinden bu yana ulusal boyutta yürütülen Yenidoğan İşitme Taraması Programları ile hemen hemen yeni doğan her bebeğin işitme taraması yapılmakta, taramadan geçemeyen ve/yahut işitme kaybından şüphe edilen bebekler ileri odyolojik değerlendirme için gelişmiş odyoloji kliniklerine yönlendirilmektedir. Her ne kadar ilerleyen zaman ve teknolojik gelişmelerle birlikte erken tanı ve erken müdahale hususunda ülkemizde mühim gelişmeler görülse de, ülke genelinde ideal cihazlandırma ve eğitim yaşına halen ulaşamadığımız ve erken koruyuculuk hizmetleri hususunda yetersiz olduğumuz bir gerçektir. Her yıl Odyoloji bilim alanına yeni katılan nitelikli sağlık profesyonellerinin varlığı ile bu hizmetlerin de gerektiği biçimde verilmesi ve yaygınlaşması en büyük hedefimizdir.

Bu hedefle, uzun süredir üzerinde çalıştığımız ‘Pediatrik Odyoloji:İşitme Kayıplı Çocuklarda Değerlendirme, Tanı, Tedavi, Eğitsel Yaklaşımlar’ başlıklı kitabımızı sizlerle buluşturmaktan mutluluk ve gurur duyduğumu belirtmek isterim. Çocuklarda işitme kaybının tüm yönleri ile geniş bir şekilde olarak anlatıldığı bu kitap, Odyoloji alanında çalışan uzman kişiler ve eğitim gören öğrenciler için temel bir kaynak niteliğindedir. Değerlendirmeden tanıya, tanıdan tedavi ve eğitime kadar işitme kayıplı çocuk ve ailenin kapsamlı bir biçimde ele alındığı kitabımızda en güncel bilgi ve konulara değinilmiştir. Bu yönleri ile Odyoloji’nin temel alt alanlarından birisi olan Pediatrik Odyoloji adı ile yazılan ilk kapsamlı kitap olma özelliğini taşımaktadır.

Kitabımızda bizleri onurlandırarak Pediatrik Odyoloji hususunda bilgi ve tecrübelerini paylaşan, ülkemizde Odyoloji Bilim Alanı ve Eğitim Odyolojisi ile alakalı öncü hizmetleri, yetiştirdiği çok sayıda öğrencisi ve yolunun kesiştiği binlerce işitme kayıplı çocuk ve ailesi adına kendisine minnettar olduğumuz, mesleğimizin duayeni, hocaların hocası Sayın Prof. Dr. Erol BELGİN’e, güncel bilgi ve araştırma sonuçlarını kişisel tecrübeleri ile birleştirerek yazdıkları bölümlerle kitabımıza katkı veren, her biri alanında uzman çok kıymetli yazarlarımıza, kitap kapağında bulunan resmin tasarım ve çizimini, benim hayal gücümün onun kabiliyeti ile birleşmesi sonucu birlikte hazırladığımız koklear implant kullanıcısı çok sevgili öğrencim Sayın Enes Can Memiş’e ve ailesine ve son kez uzun senelerdır aynı kalite ve özveri ile çalışmalarını sürdürerek kitabımıza hayat veren Güneş Tıp Kitapevleri’ne en içten saygı, sevgi ve teşekkürlerimi sunuyorum.”

 

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu