Felsefe Kitapları

İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme Pdf indir

İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme pdf indir, Felsefe Bilimi türünde kaleme alınan İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme kitap ile ilgili özet bilgiler. İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme kitabı yazar David Hume tarafından kaleme alınmıştır. İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme kitabı Türkçe sayfadan oluşmakta olup 2000 ile basılmıştır. ebatında olan İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme kitabın İdea Yayınevi tarafından yayınlanmıştır. Yazımızda İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme pdf oku, İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme PDF yandex, İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme PDF Drive gibi indirme linklerinden indirebilirsiniz.

İnsanın Doğası Üzerine Bir İnceleme PDF Oku

David Hume (veya Home; 1711-1776) bir İskoçyalı felsefeci idi. 1738-40’da paylaşımı yaptığı “İnsan Doğası Üzerine Bir İnceleme” yalnızca Hume’un değil ama bütün bir görgücü literatürün en mühim çalışmasıdır. Hume’un felsefesi Bacon, Locke ve Berkeley gibi yazarların öznel idealizmini baştan sona yineler ve kuşkucu dogmaya en ufak bir katkıda bulunmaz. Popülerlikte öncellerini gölgede bırakmasının nedeni onlardan daha tutarlı olmaktan korkmamasına, görgücülüğü en uç vargılarında sınırsızca formüle etmesine bağlıdır.

Karl Popper’dan Bertrand Russell’a, Viyana Çevresinden bütün bir Analitik Geleneğe yirminci yüzyılın başat felsefeciliğini esinlendiren ve yüreklendiren ad Hume’dur. Başka bir deyişle, aşağı yukarı bütün bir yüzyılın düşünce emeğini soğuran, sayısız bilinci ve ölçüsüz kaynağı ölçüsüzce tüketip bitiren Anglo-Saxon felsefeciliğinin sponsoru Hume’dur. Ek olarak, Hume’un felsefesi Kant’ın bilgiyi tam anlamıyla Hume’un yaptığı gibi deneyime sınırlayan ve “inanca yer açmak için bilgiyi yok etmek zorunda kalan” Aşkınsal Felsefesinin de başlıca esin kaynağı olmuştur.

Hume’un görgül gözlemlerine göre, “olguların ‘doğruluğuna’ ilişkin kanımız duygu, bellek, ve nedensel bağlantı üzerine dayalı uslamlamalar üzerine, e.d. neden ve etki ilişkisi üzerine dayanır. … Bu ilişkinin bilgisi a priori uslamlama yoluyla elde edilmez, ama bütünüyle deneyimden doğar. Bu nedenle deneyimin ötesinde hiçbir bilgi ve hiçbir metafizik yoktur.” Bu öncüller üzerine, Hume deneyime içkin bir metafizik geliştirir. Böylelikle deneyimden türetilebilecek nedensellik salt bir alışkanlık, salt ruhbilimsel bir çağrışım olurken, deneyimden türetilebilecek “bilgi” ise gerçekte bilgi olmaktan çok tümevarım ve olasılık düzleminde kalacaktır. Bu felsefede, kuşkuculuk geçici bir bilgisizlik durumu değil ama homo sapiensi yeni bir insan türüne, homo scepticusa evrimlendiren entellektüel bir etmendir. Sayı ve olgu ile ilgisiz ve ilişkisiz oldukları kabul gören ahlak, etik ve estetik boyutları bilgiden bağışlanırken, doğa bilimlerinin kendileri de bu öznel idealizmin yorumunda içeriksiz bir tasarımlar kütlesine indirgenir. Bilimin kendisi bilgi olmamak, kuşku olmak zorundadır.

Kuşkucu bakış açısı herhangi bir tanıtlama üzerine, bilgi üzerine dayanmaz çünkü dayanmamalıdır. Sadece ruhbilimsel bir eğilim üzerine, yalnızca kuşkunun deneyimi üzerine dayanmalıdır. Ve gerçekten de ona dayanır. Amaç usa karşı önlem almak, onun sakıncalı savlarını durdurmaktır. Aslını söylemek gerekirse bu gereksiz bir önlem olarak görünür, çünkü usun egemenliği bir mittir ve her durumda “us tutkulara yenik düşer.”

Daha sonra görgücülüğe başka bir çoklarının içinde “sıradan dil felsefesi” gibi yeni bir ad daha kazandıran kimi analitik düşünürler felsefelerinin bir sıradanlık sorunu, aslında en sıradan sağ-duyunun bir sorunu olduğunu buldular. Hume’un tavsiye ettiği gibi, uslarını tutkularının hizmetine vererek onu kendi kendini çürütmenin bir aracına çevirdiler.

Her nasılsa, son senelerda durum değişiyor görünmekte ve analitik felsefenin “düşüşünden” söz edilmektedir. Gene de bu hususta geç kalındığını söylemek çok doğru olmayacaktır. Aslını söylemek gerekirse bir “düşüş”ten söz etmek bile gereksiz olacaktır, çünkü analitik gelenek hiçbir zaman çukurdan çıkmamıştır. Analitik geleneğin insan bilgisine hizmeti usun kendine karşı yöneltebileceği uslamlamaları geliştirmek, bilgisiz estetik, bilgisiz etik ve bilgisiz bilim davalarına hizmet etmek olmuştur.
-Aziz Yardımlı-

Sayfa Sayısı: 656

Baskı Yılı: 2016

Dili: Türkçe
Yayınevi: İdea Yayınevi

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu